SALINCAK KÜPE

Geçtiğimiz Temmuzdu,

İki tencere, bir bıçakla televizyonsuz, internetsiz, kutu gibi bir evde 2 yıl boyunca kurmaya çalıştığım düzenden çıkıp, eşyalardan, mahalleden, denizden ayrılıp evi taşımak,

4,5 buçuk yıl çalıştığım işten ayrılmak, çalışma arkadaşlarıyla vedalaşmak,

Sigarayı bırakmak.,.

Ve bütün bunları aynı ayda yapmak!

Pek de kolay olmamıştı,

Son durumda tabloya bakınca; iş yok, güç yok, yokluk anlarında sığınılan sigara yok ve yeniden taşınılan eski ev var,

Evi nereye mi taşıdım? Hayatımın yarıdan fazlasını geçirdiğim eski eve taşıdım

Bildiğim yere gitsem de... Yine de yabancılık çektim, mutsuzluk da cabası

Bütün bu haleti ruhiye sonucu birkaç hafta açılmayan kolilerle ve hurçlarla yaşadım,

İlk mutluluk anımda pazara çıktım ya da pazara çıktığım için mutlu oldum

İki hal de birbirini çok besler ayıramam bazen.,.

Pazara çıkıp yarım kilo barbunya alıp eve döndüm

Yeni evin “nimetlerinden” olan televizyona boş boş bakıp barbunya ayıklarken içi sönük olan büyüyememiş minik barbunyalarla karşılaştım,

Atamadım...

Barbunyaların mordan pembeye, pembeden beyaza dönen rengi içimi açarken, büyüyemeden kurumuş hali içimi ezdi,

İçim aynı anda hem açılırken hem de ezilirken dalgalı desenlerine baktım, baktıkça yol aldım.,.

Büyük barbunyaları yemek için ocağa koyunca minik barbunyalar da bu fotoğrafta gördüğünüz salıncak küpelerin ortasına yerleşiverdiler,

Barbunyalar mı? Onlar hatırlatıcı.,.

Evden taşındığım, işten ayrıldığım, sigarayı bıraktığım o “an” var ya işte o günden beri eskiye nazaran her şeyi daha rahat bırakabildiğimi fark ediyorum, kolay olmasa da...

Bırakmak bazen yabancılık bazen mutsuzluk getirse de,

Bırakmanın sonu ?

Bana ferahlık

Barbunyalar mı? Onlar hatırlatıcı dedim ya,

Yeni bir bırakmanın kıyısına gelirsem yine,

Bunun; zorluk ve kolaylık, yabancılık ve tanıdıklık, ağırlık ve hafiflik içerdiğini hep hatırlayayım diye

Peki bırakmanın sonu sana nasıl gelir?

 

Yorumlar

Popüler Yayınlar